31 Mart 2011 Perşembe

Yedim Yuttum!

     Anne olmadan önce meger ben ne cok titizlenmisim,ne cok büyük konusmusum,ne cok sinirlar cizmisim!Ama oglum dogdugu andan itibaren bu kurallarimin bazilarini-tamam,kabul,cogunu- hüüp yuttum,yutturdu minigim:)
     Iri bir bebek olmasin dedim, 5 kiloya yakin bir oglusum oldu..
     Sezaryen olmam dedim,dogumda bile direttim,olmadi,pasa pasa sezaryen oldum!
     Emzirmekte ne var canim,yaraysa gecer elbet dedim,dogumdan sonra apse nedeniyse zor zamanlar gecirdim...
     Kucaga alistirmayacagim,attigim yerde yatip uyuyacak benim bebegim dedim,kucagimdan haric bir yerde asla uyumuyor ve gündüz uykularini özellikle kucagimda yapiyor...
     Ilac vermem,gazi varsa masajla,cayla geciririm dedim,ilk ciyaklamasinda pes ettim,verdim ilaci..
     Evim eskisinden de düzenli olacak,bebekli ev gibi olmayacak,pasaklida olmayacak dedim,oturma odamda bir besik,mama sandalyesi ve oyuncak kutusu duruyor,haftada 2-3 defadan fazlada temizlik yapilmiyor...
     Yemek düzenim degismeyecek dedim,evde yemek oldugu günler sansli sayiyoruz kendimizi..
     Gezmemden,tozmamdan geri kalmam dedim,ilk 2 ay hem soguklardan hem oglusun araba koltugunda yatmama inadindan kapidan burnumu cikaramadim...
     Nede olsa evdeyim,bebek uyur ben kitap okurum dedim,iki aydir elimde ayni kitap sürünüyor,emzirirken okuyabilsem ne mutlu bana...
     Derinlemesine düsününce daha cikar eminim...Demem o ki,asla dememek gerekiyormus,yasamadan ahkam kesip bidi bidi konusmamak gerekiyormus...Bakalim sirada neler var,oglusum ve annelik bana daha neleri yedirip yutturacak?!

25 Mart 2011 Cuma

Bebek Alisverisi Maceralarimizdan:)

     Bebek hazirliginin en eglenceli kismi,alisveris:)
     Magaza magaza gezip,birer karis pantolonlar,minnacik elbiseler,aksesuarlar almak...
Ben bu keyifli kisim icin erken davranmak zorunda kalmistim.Cünkü Türkiye´de daha güzel bebek giysileri oldugunu düsünüyordum ve Türkiye tatilimiz hamileligimin 17.-21.haftalari arasindaydi..Bebegimizin cinsiyeti %100 olmasada büyük ihtimalle kizdi.Doktorum yanilma payi birakmisti( %5)  ama biz kizimiz olacagina neredeyse emindik.(?)
     Türkiye´ye gittigimiz hafta alisverise basladim.Minnacik elbiseler,saten kurdelali balerin papuclari,firfirli coraplar,tokalar aldim...Tulum,battaniye vs. diger herseyi renkli aldim.Ben erkekte sirf mavi,kiz bebekte sirf pembe rengi sevmiyorum.Serpistirmek gerekiyor,bogmamak gerekiyor bence..Neyse...Kirmizi,sari,mavi,yesil,turuncu...her renkten tulumlar aldim...
    Bebegimizin ucak seyehatinden etkilenmis olup olmadigini merak ettigimizden ve yapilan testlerin sonucunu birde Türkiye´de göstermek istedigimizden doktora gittik..Tamda o bahsettigim minik elbiselerden aldigim bir gündü.Doktorumuz "Neler aldin mavi mavi" diyince annem bana.ben esime,esim bana ve doktora,ben doktor ve anneme uzunca bir bakisma süresi yasadik:)Mavi mi?Nasil yani?
     Doktorumuz uzun uzun bakmaya devam etti,bir yerde ekrani dondurdu ve ;"Iste bakin,bu pipisi" dedi.Sok gecirdim(k)! Aglasam mi,ne tepki versem bilemedim,kalakaldim orda öylece...
Elimizdeki kiz bebek esyasi olan cantalarla,dilimizde aksama kadar ismini söyledigimiz kizimizin birden erkege dönüsmüs (!) olmasiyla birlikte afallamistik..Doktorun kapisinin önünde ne tarafa gidecegimizi bilmeden öylece dikiliyorduk.Esime sinirlenmek geldi icimden-yazik hep mi erkekler ceker:)- ,patlamam lazimdi,sinirlerim lacka olmustu ve kösedeki simitciyi görüp git bana simit al,kan sekerim düstü dedim.Simiti elime alir almaz "Bu simit niye incecik,bunu mu sectin sece sece" diye esime kizarak basladim aglamaya..Ne alakaysa:)
     Annemin " Yapma kizim,Allah´in gücüne gider,kiz-erkek ne farkeder,ne güzel saglikliymis,esyalarida dilersen degistiririz,istemezsen yeniden alisveris yapariz,hadi git kocanin gönlünü al,onun ne sucu var " sözlerinden sonra bana kizip-küsüp oradan ayrilan esimi aradim,bulustuk,sarildim,özür diledim...Yazik oda soktaydi sonucta...
Önemli olan gercekten kiz-erkek olup olmamasi degildi.Erkek-kiz secmem,secemem.Hem bana ters bir durum,hemde onca tedavi sonucu Allahim yüzümüzü güldürmüs,bundan daha büyük sevinc olur mu hic?Ikisindende ikiser tane olsun,ne güzel degil mi:))
Biz öyle kaptirmisiz ki kendimizi kiz bebek gelecegini duyunca,alisverisimizi bile yapmisiz...Soklanmis gibi olduk,hatta soklandik yani..Benim zoruma giden tek sey buydu.Kendime vakit ayiramistim,zamanim daralmisti,bebek icin ayirdigimiz bütcemiz bitmisti..
     Sansliydim cünkü herseyi pembeli cicekli böcekli almamistim,elimde oglumunda giyebilecegi bircok tulumum vardi..Kalan eksikleride Türkiye´den dönüste tamamladik.Ucuz yirttik tabiri caizse:)
     Siz siz olun ilk söylenen cinsiyet tahminine inanipta kendinizi alisverise vermeyin..Birkac hafta daha bekleyin,netlessin,sonra papyon mu alacaksiniz kurdela mi alacaksiniz öyle alin:)

Ek Gidalara Geciyoruz!

     Yavrukus dogmus,büyümüste ek gidalara gecermis:)diye bir giris yapsam cokta yadirganmam herhalde..Her ne kadar iri dogsa da benim yavrukusum o ne yapayim:)Herkesin yavrusu kendine güzel gelirmis degil mi ama:))
     Bugün 102 günlük olduk ve 4.rutin kontrolümüz vardi.Ve maalesef asilarimizda baslamis oldu..Cok aglamasa da benim icim ciz etti..Simdilerde bir elimde atesölcerle tetikte bekliyorum..Neyse konuyu saptirmayayim,doktorumuza ek gidalara gecelim mi diye sorduk, havuc püresi ve kasik mamasiyla baslayabilecegimizi söyledi...
Gelelim ek gidaya gecis zamanini belirlemeye...
     Bir kere cevrenizdeki doktor,uzman,aile,cevre,komsu,anne kime sorarsaniz sorun herkesten farkli bir cevap alacaginiz kesin!Kimi " az az tatsin,alissin",kimi " aaa daha hicbirsey tatmadimii",kimi " cok yanlis,ilk 6 ay sadece anne sütü" vs. vs. diyecekler..Doktorlarin bile fikir ayriligi yasadigi bu konuda ben secimimi her türlü fikre acik kapi birakarak,derleyip toplayip bana ve bebegime en uygun olanindan yana kullaniyorum,kullanacagim...Cünkü birincisi her bebek farklidir,ikincisi her annenin  bebegini büyütme ic güdüsüde farklidir.Bebek söyle büyütülür, böyle büyütülür gibi bir kural kitabi yoktur ve bu konuda kimsenin kimseye ahkam kesmeside dogru degildir!( bu konuda biraz dolu muyum ne?)
Bende kendi yaptiklarimi,yapmayi planladiklarimi söyle siralamak istiyorum;
  • Oglum suana kadar sadece anne sütü aldi.Bunu bir kere acikliga kavusturayim,yani bende öncelik anne sütü diyenlerdenim.Gerek sagarak gerek süt yapabilecek her türlü otu cöpü yiyerek,sütümün son damlasina kadarda emzirmek istiyorum.Umarim uzun uzun emmek ister yavrukus.
  • Birkac doktorun "4 aydan sonra anne sütü artik tam anlamiyla kilo aldirmayabilir,protein ihtiyacini karsilamasi yavaslar,savunma sistemini güclendirmeye devam eder mutlaka ama bebekteki bu acigi ek gidalarla kapatmaya baslamak gerekir" ifadeleride aklimin bir kösesinde.Bu anlamda da 4.ayin yavas yavas yeni birkac tadi tanimaya baslamak acisindan uygun buldum.
  • Oglumu gözlemledim.Gelisimi cok iyi seyrediyor(massallah lütfen:)) Kemik gelisimi cok hizli oldugundan midir bilmiyorum ama kafayi dik tutma,kollarinin üstünde dik durma cabasi,oturma ve simdilerde emekleme girisimlerini yasitlarindan genelde cok erken yapti.Yemege ilgiside bu sekilde erken gelisti,bizimle beraber masaya oturdugunda yedigimiz lokmalari sayiyor gibi,gözü sürekli yediklerimizde ve zaman zaman agzini sapirdatiyor.Deneme amacli verdigim herseyi büyük bir istahla tadiyor.Bu saydiklarim,yani basini dik tutma,destekli oturmaya baslama ve yemege ilgi duymasi ek gidaya geciste olmasi gereken birer kriter olarak görülüyor..Bizde hepsi tamam!
  • Ara sira üc bes damla tatli biber suyuymus,erik suyuymus,nokta kadar püreymis vs. tattirdim.Tatlari alsin istedim.Küt diye kasik kasik biseyler vermedim,yemek borusuna bile ulasmayacak sekilde,sadece tatti..
  • Birkac defa meyve suyu tattirmis olsam da gecisi sebzelerle ve pirincli kasik mamasiyla yapmayi hedefliyorum.(kasik mamasi konusunuda bugün cok detayli arastirmam gerekiyor)sebebi ise bebegin meyve suyu gibi tatli bir besinle ek gidaya gecmesi,onun tatsiz tuzsuz sebzeleri reddetmesine neden oldugu yönündeki ifadeler..Dogru buluyorum!
  • Ve ben bu meyve suyu isine sicakta bakmiyorum acikcasi!Sebzelerden sonra meyveleride püre halinde verecegim,posasiyla birlikte, ki bu cok cok önemli,amac bu zaten!Kendi basina yemeye basladiginda da eline dilimler halinde verecegim meyveyi,cignemeyi bi ögrensin bakalim önce...
  • Ek besini anne sütünden önce mi yoksa sonra mi vermeli konusunda da ben gecis asamasinda,emzirmeden önce verme düsüncesindeyim.Cünkü oglumdan yola cikarak,eger emzirmeden sonra vermeye calissam reddedecektir.Denedim de zaten! Emzirme öncesi 1-2 kasik ek gida,sonra emzirme...Sebzenin tadini alinca memeye deli gibi sariliyor ehiehi:))
  • Israrci bir tutum sergilemeyecegim,istemedigi gidayi birkac gün sonra yeniden deneyecegim...
  • Yemekleri günlük hazirlamak gerekiyor,biz pisirmek icin Avent buharda pisirme makinasi siparis ettik.Mikser özelligide varmis.Bunu tercih amacimiz hem mikserim iyi degildi hemde buharda pisirmek icin kevgirde dahil hic bir aparatimin olmamasiydi..Memnun olup olmadigimi yakinda söyleyebilirim..
  • Sebzeleri mümkün oldugunca bio ve mevsiminde alacagim.
  • Güvendigim ve arastirdigim bir marka olan Hipp kavanoz püreleri ise isimi kolaylastiracak.
  • 6 aylik olupta ekstradan vitamin,protein vs.gereksiniminin arttigi dönemde oglumun en azindan ek besinlere alismis,kasikla yemeye alismis olmasini hedefliyorum..6. aydan sonra -yada 7-8 ayda olabilir artik ne zaman uygun döneme girersek- önüne o gün menüsünde ne varsa koyup onun kendi basina yemegini yemesini izlemek istiyorum.Döke-saca,elini yüzünü mama yapa yapa,saga sola bulastira bulastira bir iki kasikta olsa yedigini görmeyi hayal ediyorum.Ve bunun onun gelisimi acisindan önemli oldugu kanaatindeyim...

     Kisacasi doktorumuzun bilgisi ve önerileri dahilinde 4.ayimizin icinde oldugumuz bu günden itibaren ek gidalara gecmeye basliyoruz.Yavas yavas,haftada tek bir tatla,her defasinda birer mama kasigi ölcüsünde,zorlamadan,yormadan,yorulmadan 6.ay hedefimize dogru ilerlemeye bugün basliyoruz...Evet emzirmek kadar pratik olmayacak belki ama er yada gec bu düzene de gecilecek sonucta!
     Durum bu,dagan büyüyor,büyüdükce gereksinimler artiyor,degisiyor...Olayi duygusala baglaman,yavas yavas noktayi koyayim en iyisi :)

9 Mart 2011 Çarşamba

Mastit,Apse...Emzirebilmek yine de güzel!

     Keske on kez daha ayni dogumu yasasaydim da bunu yasamasaydim dedirten illet! Allah daha büyük birsey vermesin ama gögüste problem yasamak hakikaten cok zormus,hele ki lohusalikta,hele ki emzirme askiyla yanarken...
     Dogumdan on gün kadar kisa bir süre sonra yasadim Süt Tutulmasi-Dügümlenmesi denilen sorunu.Önce sol gögsümde kizariklik,yanma hissi yasamistim.Eve gelen ebemiz sicak kompres ve masaj yapmami önerdi,yaptim..Gecti...Sonra sag gögsümde ayni sorunu yasadim,yine gecirmeyi basardik.Sonra yine sol tarafta basladi..Oyun gibi...
     Yine gecer sanmistim ama bu defa beni cok fena yakalamisti..Titreme,atesle beraber gögsüm deli gibi sizliyordu bu defa.Süt tutulmasi gibi olmadigi kesindi.Atesimin ciktigi o geceyi bir sekilde atlattik.Ertesi gün esimle hastaneye gittik,önce gögsümü bosaltmami istediler ve oglumun dünyaya geldigi bölümdeki emzirme odasina gectim.Az emzirmedim minik yavrumu o odada... Neyse...Bir biberon süt sagdim ve artik süt bitti derken yesil renkli iltihap akmaya basladi..O an korkudan bogazimin dügüm dügüm oldugunu hatirliyorum..Gögsümü sildigim iltihapli mendille beraber doktorun odasina girdik ve yapilan muayenede süt tutulmasinin bir adim daha ilerisi olan Mastit oldugum ortaya cikti..Durumum cok kötü degildi ve apse olusmamisti...Birkac uzmanin ortak karariyla birlikte bir kutu antibiyotik verdiler ve ilac bitince kendi doktorumun muayene etmesini söylediler.
     Sevindigim nokta antibiyotigin sütüme etki etmeyecegi ve emzirmeye devam edebilecegimdi.Tek sorun iltihapli gögsümdeki sütün tadinin belki biraz eksi yada aci olabilecegi icin bebegin reddetme ihtimali olmasiydi..Bol bol sütümü sagacaktim,masaj yapacaktim,emzirme öncesi sicak,emzirme sonrasi soguk kompres yapacaktim...Yaptim...
Oglum emmeyi reddetmedigi icin emzirmeye devam ettim..Aglaya aglaya,yerlere vura vura,ellerimi isira isira...Iltihap gögsümün ucundaydi cünkü..Oglum cektikce canim cekiliyordu...Gögüs ucu yarasida yasadim,öyle bir agri degil...
     Ilac bitince doktoruma gittim ama cok ümitsizdim cünkü sertlik,agri devam ediyordu.Bir kutu daha antibiyotik verir diye gittigim doktorumun odasindan aglayarak ciktim..
Mastit,Apseye cevirmisti,gögsümün uc kismini kaplamisti...2 secenek vardi,ya hastaneye yatacaktim ve 2 gün serum vereceklerdi yada operasyonla apseli bölgeyi alacaklardi..Vakit kaybetmemem gerekiyordu,hemen simdi hastaneye gitmem gerekiyordu..Ve büyük ihtimalle emzirme hikayem burada sona erecekti...Dünyam yikildi resmen orada,o odada...Eve nasil geldim,anneme biraktigim oglumu nasil kucakladim tahmin edemezsiniz...
     Aglayarak valizimi hazirladim,esim geldi,annem,bebegim,esim ve ben yola koyulduk..Kisa süre önce gülerek ciktigim hastaneye aglayarak girdim bu defa...
     Esim önden aramisti hastaneyi,bebegim henüz 22 günlük oldugu icin benden ayirmayacaklardi cok sükür,oda benimle beraber kalabilecekti hastanede..Oglumdan ayrilmayacak olmak azda olsa rahatlatmisti beni..
     Doktorumuz bizi orada o sekilde görünce cok sasirdi.Antibiyotigin etki edecegini düsünmüstü.Birkac bashekim,birkac uzman doktordan olusan bir ekip geldi ve esimin,annemin ve bebegiminde bulundugu büyük muayene odasinda beni incelemeye aldilar.
Evet apse vardi,ilerlemisti..Ama ameliyattan önce baska bir yöntemle siringayla cekmeyi deneyeceklerdi iltihabi,cok katilasmamissa sansimiz var demekti...
20 cm kadar bir igneyle sol gögsümün koltuk altina yakin bir yerinden meme ucuna kadar girdiler,bir yandanda usg ile baktilar..Ignenin her girip cikisinda,bir yandan ogluma ,bir yandan ayak ucumda bana destek olan canim sevgilime bakip,gögsümden akan sütleri ogluma verebilmeyi hayal edip dualar ettim..Aciya karsi dayanikli oldugum su 25 senenin acisini 1 ay icinde cikarmis olmak cok garip geliyor bana...Neyse...Oglum icin deger...
     Kac siringa iltihap cektiler bilmiyorum,pansuman yapip kapattiklarinda gögsümün müthis sizladigini hatirliyorum.1 kutu daha antibiyotik verdiler.Birkac gün sonra kontrol icin yeniden gidecektik..
     O bir kac gün bol sancili gecti yine...Sütümü ogluma vermeye devam ediyordum.
Kontrolüm yine bir cok doktor esliginde yapildi.Hala iltihap vardi maalesef..Iltihap kadar bashekimde inatciydi ve bu duruma ne kadar üzüldügümü biliyordu,israrla ameliyatsiz beni bu illetten kurtarmaya cabaliyordu.Teselli ede ede,moral vere vere bu defa lokal anestezi esliginde gögsüme girdiler,iltihaplari temizlediler ve son olarak tuzlu suyla gögsümün ici yikandi..Bu islem birkac defa tekrarlandi ve ýine birkac gün sonrasina kontrole cagirdilar...Bu defa tek gögsümden emzirmek zorundaydim,dolapta sagip sakladigim sütlerle takviye yaptik.Damla damla biriktirdigim,benim icin altin degerindeki sütümü dökmek zorunda kaliyordum icim aciyarak...Sütümü sagmadan önce sicak,sagdiktan sonra sürekli buzlu kompres yaptim..
Kontrol günü yine minik bir canta hazirlamistik her ihtimale karsi,belkide bu defa yatisim yapilacakti...
     Cok sükür hersey normal görünüyordu bu defa:)Israrlar sonucu apseden ameliyatsiz sekilde kurtulmustum.Emzirmeye devam edebilirdim,ogluma kosabilirdim artik:) Esimle sevincten gözlerimizin doldugunu söylemek istiyorum.Bashekim bayan doktorumuz cok cabalamisti ve basarmisti.Allah o bayandan razi olsun,bir daha kontrole gelmene gerek yok dediginde onunda gözleri isil isildi...
     Umursamaz bir doktorun eline düsseydim belki de suan melegimi emziremiyor olacaktim..Cok sansliydim cok...
     Keskelerle yasamayi sevmiyorum ama acaba ilk defa sorun yasadigimda direk doktora gitseydim tüm bunlari yasar miydim yine diyede düsünmeden edemiyorum...Bunuda yasamam gerekiyormus demek ki...
     Belkide emzirme istegimi iyice körükleyen bu olay bana bir kez daha büyük konusmamam gerektigini hatirlatti kim bilir?!


Resim kaynak : www.stillclub.org

4 Mart 2011 Cuma

Bebek Alisverisi 4 - Elektronik Gerecler

     Bebek telsizi,ates ölcer,isitici,sterilizatör,biberon isitici...Böyle teknik özelliklerine bakilmasi gereken ürünleri secme konusunu hep esime biraktim.Esim inceledi,arastirdi,beklentilerimizi karsilayacagina inandigi ürün modelleri arasindanda secim yapma isini bana birakti.
     Bebek telsizi almadik,oglumun bizim odamizda kaldigini ve evimin 2 odali oldugunu söylemistim.Böyle bir durumda sirf bulunsun diye telsiz almayi gereksiz bulduk haliyle.Ama arastirmaktanda geri kalmadik tabii iki merakli:)
Bebek telsizi deyip gecmeyin,öyle envayi cesidi var ki,sasar kalirsiniz..Kamerali olanlari bile var.Testlerden en iyi notu Stabo Multifon Digi diye bir marka almis,bunu Hama,Enox ve Philips takip ediyor.
  • Öncelikle ne kadar mesafeden calisabildigine bakmak gerekiyor,belirtilen dis ortam mesafesi sizi aldatmasin,ic ortamda duvarlar oldugu icin bu mesafe 1/10 oraninda düsebiliyor.
  • Hem adaptör hemde pilli olmasina dikkat etmelisiniz.
  • Eger kamerali telsiz alacaksaniz bunun gece görüsü olup olmadigina bakmalisiniz.
  • Alarm,saat ve isi ölcme fonksiyonlarinin olmasida size avantajlar saglayacaktir..
     Ates ölcer konusunda da tercihimizi Braun thermoscan 4520den yana kullandik.Memnunuz..Piyasada buna benzer onlarca ürün var.Yalniz atesi bebegin alnindan ölcen kizilötesi ates ölcerler hakkinda pekte tatmin edici yorumlar almadigimi söylemek isterim.
Birde ben Avent´ten set halinde hem koltukaltindan ölcebilmek icin olan dijital klasik,hemde emzik halinde olan ates ölcerdende aldim.Ne düsünerek aldim bilmiyorum...Dijital olan cantamda benimle beraber geziyor ama emzigi sadece 1 defa denemek amacli kullandim..Yani buda gereksizlerim arasina girdi..(Esim bunu okudugunda ne diyecek acaba:))
     Isitici almamizin sebebi yavru kusun bir kis bebegi olmasiydi.Yaz bebeklerinde tamamen gereksiz bir ürün.Alt acma komodinlerinin üzerine,duvara monta edilebilen modelleri oldugu gibi,bizim gibi oda yapmayan yada daha tasinabilir olmasini tercih edenler icin tekerlekli modelleride var.Yalniz tekerlekli modellerde sicak havayi üfüren (klima gibi) olanlari tercih edilmeli cünkü ayaginiz carpsa yere düsen o kizgin sac birine zarar verebilir..Bizimki hava üfüren,kalorifer-klima karisimi bisey,önce banyoyu sonrada odamizi isitip yavru kusu öyle bici bici yaptiriyoruz:)
     Sterilizatör olarak Avent Exspress tercih ettik cünkü ilerdede bahsedecegim üzere,biberonlarimiz Avent markaydi,ayni olsun istedik.Ayni markanin mikrodalga firinda kullanilan cesidide vardi ama tercih etmedik.Aldigimiz bu üründende memnunuz,sterilize etme isi 8 dakika sürüyor.Size tavsiyem biberonlariniz hangi markadansa steril cihazinida ayni markadan alin.Nuk ve Nuby´de bu konuda en az Avent kadar basarili diye biliyorum.
     Biberon isiticisi da gereksizler listemdeydi.Benmari usulü denilen yöntemle 3-4 dakikada isittigim biberonu, cihazla neden 8-10 dakikada isitayim ki?Almak isteyen anneler bu konuda belli bir markayla sinirli kalmasinlar derim,cünkü hemen hepsinin isitma süreleri ayni..

Aklima simdilik bunlar geldi,yeni birseyler aklima gelirse hemen eklemeler yaparim,sevgiler:)
    

Bebek Alisverisi 3 - Ana Kucagi,Mama Sandalyesi,Oyun Halisi

     Bu basligi aslinda en sona birakacaktim cünkü hepsi de ilk etapta gereken esyalar degil ancak az önce kapim caldi ve cok begendigim mama sandalyesi geldi:)Canim sevgilim daha birkac gün önce sana bir sürprizim var demis ve yogun israrlarim üzerine sürprizi söylemek zorunda kalmisti(bunu hep yapiyoruz,ben ona-o bana)
     Dizaynini begendigim ama fiyati tuzlu gelen mama sandalyesini alip almama konusunda bir pazar kahvaltisi boyunca yorum yapmistik ve sonuc olarak ayni marka olan,yalniz sekli klasik olan mama sandalyesinde karar kilmistik.Aklimiz digerinde kalmisti ama ayni özellikleri olan bir ürün icin iki kati ödemeyi gereksiz görmüstük.Sürpriz buydu iste,sevgilim son anda dayanamayip begendigimiz modeli siparis etmisti:)Ve dedigim gibi az önce geldi,kullandiktan sonra yine yorumlar yapacagim ama ne yalan söyleyim görünüsüne BA-YIL-DIM!Markasi PEG-PEREGO TATAMIA.

Mama sandalyesi secerken üzerinde durdugumuz özellikler söyleydi;
  • Gerekli testlerden(güvenlik,materyal vs.) iyi notlar almis olmasi,
  • Bebegim icin güvenli olmasi,
  • Kilifinin ve tepsisinin yikanabilir olmasi,
  • Yatar pozisyona getirilebilmesi,
  • Yükseklik ayarinin olmasi,
  • Ve minimum yer kaplamasi
     Yatar pozisyona getirilmesi hususu özellikle önemliydi cünkü ben oglumun gün icinde oturmasi icin ana kucagi almak istememis,hepsini bir tek ürünle halledebilmek istemistim.Malum evim kücük ve ben ne kadar bebekli olursam olayim ortalikta ivir zivirdan haz etmiyorum.Birde bu sandalyenin en güzel özelligi salincak haline getirilebilmesi.Sonuc itibariyle ilk etapta bulmus gibi görünüyorum,bakalim,görecegiz...
     Gelelim ana kucagi konusuna.Dedigim gibi ekstradan almayi hic düsünmedigim bir üründü.Zaten oglumun on dakikadan fazla oturmayacagini iyi biliyorum,maxi coside bile oturmayi hic sevmiyor cünkü.Ama kullanan arkadaslarim arasinda yine Chicco acik ara önde gibi.Almis olsaydim ABC-design markasinin Spider modelini düsünürdüm sanirim.
     Ve oyun halisi.Bu konudada biraz secici davrandim ve sonuc itibariyle almadim.Yere kalinca bir battaniye serip onun üzerinede oglumun hem oyun halisi hemde üzerine örtebilecegimi düsündügüm kalin pelus örtüyü seriyorum.Al sana mis gibi oyun halisi:)Sunun surasinda birkac ay sonra saga sola tam dönmeye basladiginda oglumun o halinin üzerinde duracagina hic inanmiyorum:)Yine illa ki alacak olsaydim bu modelden alirdim sanirim,sevimlilige bakar misiniz!
Kaynaklar:
http://www.peg-perego.com/ , http://www.sterntaler.com/

Bebek Alisverisi 2- Uyku Gerecleri Secimi

     Bebeklerimizin uykuya dair tüm ihtiyaclarini tek bir baslik altinda toplamak istedim.Yatak,dösek,yastik,yorgan,nevresim...Iste benim secimlerim ve tecrübelerim..
     Evimizin bir bebek odasi yapacak kadar büyük olmadigindan bahsetmistim,büyük bir oturma odasi ve yatak odasindan baska bir odam yok.Dogal olarak oglum bir süre bizim odamizda misafir:)Sonsuza kadar koynumda uyutmaya hazirim ama neyse konuyu dagitip duygusalliga baglamayayim simdi:)
     Öhümmm,efendim nerde kalmistik,hah bebek odasi..Dedigim gibi biz bebek odasi yapmadik ama neredeyse tüm mobilyacilari dolastik ve yatak icin fikir edindik.Ne harika seyler var,masal ülkeleri gibi,rüya gibi..Insan deli gibi hevesleniyor onlari görünce..Ama büyük bir evimde olsa bebek odasi almazdim.O desenli,cicili bicili odalar göze ne kadar hitap etsede bebisler biraz büyüyünce cocugun isteklerine yanit vermeyebilir diye düsünüyorum.Onun yerine sade ama fonksiyonel bir genc odasinin yaninda bir tanede bebek yatagi almak daha mantikli geliyor.2 kapili minnacik bir dolaba inanin sadece giysileri sigiyor,nevresimler,battaniyeler,ayakkabilar vs.imkani yok sigmiyor.Ortalikta ivir zivir görmeyi sevmedigim icin belkide böyle düsünüyorum,ne var ne yok dolapta olmali benim evimde..
     Alt acma komodinlerinide cok gereksiz ve tehlikeli görüyorum,ayni islem altina alt acma bezinden sererek her yerde cok rahat yapilabiliyor,arkani dönerek birsey almak istediginde bebegi orada birakamiyorsun,ve 3-4 aylikken zaten bebegi o komidinde tutmak imkansizlasiyor..
     Demem o ki bebek odasi yaparken birkac sene sonrasinida düsünmeli.Kocaman bir dolap,bol cekmeceli bir komodin,ilerde bebeginizin simdi ise sizinde sekerleme yapabileceginiz bir yatak ve bebeginiz icin bir besik..Dekorasyonu daha renkli,daha canli tutarak harika bir bebek odasina sahip olunabilir.Dekorasyon her zaman degisebilir ve mobilya yenilemekten daha ekonomik bir yöntemdir..
     Biz yatak konusunu abarttik,evet itiraf ediyorum.Yatagina döktügümüz parayla harika bir genc odasi alinabilirdi.Sadece yatak alacagiz,o da kafamiza göre olsun dedi babamiz,oldu..Taht gibi bir yatak begendik ama onuda sirf sekli icin almadim hani.Ilerde korkulugun bir tarafini cikardigimizda perdelerle,tüllerle donatilmis beyaz ve büyük bir koltuk sahibi olacagim:)Tipki tatilde deniz kenarina icinden cikmak istemedigim büyülü,ucusan cardaklar gibi olacak.Nasil ama?Oglum odasinda böyle bir seyi istemez ve eger kardesleri olurda,onlarda güzel kullanirlarsa eninde sonunda bana kalir:))Cok kötüyüm degil mi?:)

Bebek mobilyasi secimindeki önemli noktalari maddelestirerek yazmak istiyorum.
  • Mobilya kokusunun cikmasi icin dogumdan 4 hafta önce mobilyaniz evinizde olsun.Yalniz aklinizda bulunmasi gereken önemli bir nokta var,sectiginiz mobilyalarin teslim süresi! Bu süre bazen-özellikle yurtdisinda yasayanlar icin-8 haftayi bulabiliyor ki aman buna özellikle dikkat edin.
  • Ahsap ürünleri tercih edin,metal ürünlerin manyetik olusturdugu ve bunun bebeginiz üzerinde yorgunluk hissi yarattigi söyleniyor.
  • Mobilyanizin boyasinin kursun icermemesine dikkat edin.
  • Kenari kösesi daha yuvarlak olan ürünler tercih edin.
  • Cekmeceli karyola almayi düsüyorsaniz bebeginiz büyüdügünde karyolayi asagiya indirmenin pek mümkün olmadigini unutmayin.
  • Karyolanin parmakliklari arasindaki mesafenin en az 2,5 en fazla 6 cm olmasina dikkat edin.
Bebek dösegi secerken;
  • Dösegin antibakteriyel ve dogal kaucuk olmasina,
  • Cok sert yada yumusak olmamasina dikkat edin.
Benim yasadigim ülkede yastik ve yorgan kullanmak ani bebek ölümlerini engellemesi amaciyla önerilmiyor.(uyku tulumu tercih ediliyor)O yüzden yastik almadik ama yorganimiz hediye geldi.Yorganimiz her ne kadar hic kullanmasakta organik,hava alan ve mantar-bakteri olusturmayanlardan.Nevresim seciminde de lifli organik pamuk olmasina özen göstermeli.Ve bebeklerimiz cok sik kustuklari icin  pamuklu lastikli carsaflardan  bolca alinmali.
     Deginmek istedigim baska birsey daha var.Biz yatak odamiza kurdugumuz karyolanin haricinde,oturma odasinda,yanimizdayken orada yatsin,oynasin diye bambu besiklerden almistik.Büyük pismanlik...
     Zaten 6 aya kadar kullanilabilen bu minyatür besigi,3 aylik gibi dogan oglum hic sevmedi(aslinda oglum sirti yere degen hicbirseyi sevmedi ama bunuda ayrica sevmedi).Ve bizimki sallanmiyor,sabit.Buda ikinci pismanlik...Aldim madem sallananlardan alsaydim belki bir sansi olabilirdi zavalli besigin.Bunun yerine gezi yada park yatakta denilen,katlanabilir oyun parkindan almak daha mantikli.Bu konudada Chicco,Graco ve Kraft markalarinin Türkiyede tercih edildigini biliyorum.Eger bulabilirseniz benim size tavsiyem Hauck markasinada bir göz atmaniz olacak;)

3 Mart 2011 Perşembe

Bebek Alisverisi 1 -Bebek Arabasi Secimi

En zor kisimdan basladim sanirim..Bir tulum almaya benzemiyor maalesef bebek arabasi almak...Aldim,olmadi,attim denmiyor...Zor is,arastirilmayi,kiyaslamayi gerektiriyor..Hem güzel olsun,hem saglam,hemde ekonomik olsun istiyoruz..Dogal hakkimiz...Bu nedenledir ki bizim de araba secimimiz aylarca sürdü diyebilirim..
Önceligimiz ilk etapta belli basli testlerden iyi notlar almis olmasiydi,öncelikle bunu arastirdik..Metali nedir nasildir,kumasi kaliteli midir,bebegim icin güvenli midir ilk sorularimizdi..
Bu sorularimiza tatmin edecek yanitlari aldiktan sonra  fiyatlarini ve nerelerde daha uyguna bulabilecegimize baktik..Test degerleri ayni olup ucuk fiyatli olan birkac markayi eledikten sonra kalan 3 marka ile arastirmaya devam ettik...Hartan,Teutonia ve ABCdesing...
Artik görünüse karar verme sirasi gelmisti..3 tekerlekli almak istemiyorduk,maxi cosiyle uyumlu olacakti,siyah olmasi tercihimizdi ve mümkünse sade olacakti..
Hartan bana cok büyük ve tipsiz geldi,tutma yerleri plastikti ve oyuncak gibi duruyordu..Görür görmez eledik..Teutonia cok basit duruyordu,carpsaniz bükülecek gibi duruyordu ve fiyatina degmedigi konusunda duyumlarda alinca geriye benimde basindan bu yana gözümün kaldigi ABCdesingde karar verdik:)
Arabamizdan cok memnun oldugumu söylemeliyim,cok pratik..Dizayn olarak beni tatmin ediyor.Yalniz düsünemedigimiz cok önemli bir unsur yüzünden birazcik perisan olmuslugumuzda var hani:)
Arabamizin bagajina sigip sigmayacagi!!!SIG-MA-DI...
Sonuc olarak oglumuza en iyi arabayi alalim derken biz arabamizi degistirmek zorunda kaldik..Esim su siralar begendigi otomobillerin bagajlarina öncelikle bakiyor ve hatta bebek arabamizi bagajlara sigdirmaya calisiyor:))Gülmeyin,bagajiniz gözünüze kocaman gelsede lütfen yüksekliginede dikkat edin,buda benden size bir tüyo olsun;)
Resimde gördügünüzde bizim secimimiz( kumasi cizgili olani ve +maxi cosi)



Sabah Enerjisi:)

     Tüm gece deliksizde uyusam, eger sabahlari uyandirildiysam o günüm asabiyetle gecer..Ben beni bildim bileli bu böyle...Mümkünse kendim uyanayim,gerineyim,azcik keyif yapayim,keyfim yetincede kalkayim...Bebekli bir anne icin ne büyük bir lüksmüs bu,tahmin edemezsiniz...
     Bir kere 7-8 saat deliksiz uyku yok,dakikalari toplayip,uc uca ekleyip,uykuya dalmak icin saniyeleri saymakla gecen bir uyku düzen(sizlig)ine sahip oluyorsunuz...Bu böyle...
Benim en büyük sansim esim oldu..Aksam oglumun uyku saati gelmeden altini degistirip,karnini doyurup,uyku tulumunu giydirip saat 9 da esimin huzurlu kollarina birakiyorum ve kosar adimlarla,zamanla yarisarak yataga giriyorum..Oglum zaten bizim gögsümüzde uyumaya bayiliyor ve esimin olmayan cikintlari oglum icin daha rahat bir dösek görevi görüyor:) Aksam 9-12 bazen 1e kadar deliksiz uyuyorum,hatta öyle ki,esim oturma odasindan horladigimi duydugunu iddia ediyor,olamaz,ben horlamam ki desemde yüzde binbesyüz inaniyorum...Utanc verici:)
Sonra oglum ve kocisim geliyorlar,cogu zaman esim oglumuzun altini temizlemis oluyor,bana devrediyor,emziriyorum ve benim mesaim böylelikle baslamis oluyor...Canim sevgilim,tesekkür ederim sana...
     Evet,hicbir uyku gece uykusunun yerini tutmuyormus,derlerdi de inanmazdim.Hakikaten gündüz 5 saat uyusam,gece 2 saat uyudugumla ancak es deger bence..Bazen her yarim saatte,bazen her 2 saatte uyanip,bazen hic uyumadan gecirilen uzun gecelerde iliklerime kadar sizladigim oluyor.Saate baktigimda eger henüz saat 5 olmamissa hala uyuyabilmek icin umut dolu gömülüyorum yataga.
     Ve sabah...
     Günesin dogmasiyla birlikte nasil oldugunu anlamadigim bir sekilde,karanlikla birlikte tümmmm yorgunlugum,asabiyetimde gidiyor.Yerini deli gibi özleme birakiyor,oglumu özlemis olarak uyaniyorum...Hemen ogluma sariliyorum,öpüyorum,kokluyorum...Sanki tüm gece boyunca uyumayan,kollari kopana kadar oglunu pispislayan,emziren,gaz cikaran,tek gözü kapali sekilde alt acan kisi ben degilmisim gibi...
´Sabah olmak üzere ama ben hala uyuyamadim´ korkularim nasil oluyorda günün ilk isiklariyla beraber enerjiye dönüsüyor anlamis degilim..
     Gözümü acip yanimda yatan yavru kusu görünce hayat basliyor iste..Uykumu alamamis olmanin bir önemi kalmiyor,sizlayan yerleriniz umrunuzda olmuyor...Mucize gibi degil mi?Bu bambaska bir enerjiymis,bambaska bir duygu...
     Cogu zaman yorucu,yipratici oldugu kadar inanin bir o kadar yenileyici olabiliyor (yeni) annelik..Korkmayin ey sevgili anne adaylari...Dogum hikayeleri,lohusalik depresyonlari korkutmasin sizi..Inanin sabahlari size bakip gülümseyen o bir cift gözü görebilmek icin  hepsine degiyor...Umarim dileyen herkes bu duygulari yasar ve ne demek istedigimi anlar...

2 Mart 2011 Çarşamba

Bebegim Büyüyor-3 Aylik Bebek Gelisimi

         Oglum büyürken,onun her ay ögrendiklerini,yaptiklarini ay ay gelisim tablolarindaki bilgilerle birlikte harmanlayip yazmak istedim...Bu konularda kesinlikle uzman degilim,oglumla ilgili yazdiklarimi,onun gelisimini,yaptiklarini lütfen kimse kendi evlatlariyla kiyaslamasin.Her bebegin gelisim tablosunda mutlaka farklar olacaktir ve bunu en iyi doktorlarimiz aciklayabilirler...Bunu özellikle vurgulamak istedim..
Yavru kusum suanda yaklasik 3 aylik oldugu icin(81 günlük) direk 3.ay gelisiminden baslamak istiyorum..
  • Karin üzerinde yatarken kafasini kaldirabilir.-Yavru kusum bunu 2 aylikken cok rahat yapiyordu
  • Hareket eden birini yada bir nesneyi takip edebilir.-Cok rahat yapiyor,yatarken yataginin basucundan gecsek bile bakabiliyor.
  • Eline verdiginiz oyuncagini tutabilir.-Yavru kusum daha cok asili duran oyuncaklarina uzanip öyle tutmayi tercih ediyor.
  • Iki elini kavusturabilir.-Evet,özellikle gece uykusunda düsen emzigini verirken elimi o minik patileriyle kavrayiveriyor.
  • Kahkahayla gülebilir.-Henüz bunu yap(a)miyoruz,ciddi takiliyoruz sanirim:)Zaten gülümsemeyede gec baslamistik.
  • Sesin geldigi yöne dönebilir.-Ismini söyledigimizdede dönüp sesi aradigini gördük.
  • Oturmasi icin kollarindan cekildiginde kafasini kontrol edebilir.-Bir ileri safhadayiz sanirim,kendini tamamen öne itekliyor.
  • Ellerini kesfetmeye calisir.-Bu bizde yeni yeni basladi,herseyi tutmaya calisiyor ama dakikalarca ellerini incelemiyor.
  • Ellerini tamamen acabilecektir.-?? Yavru kusun dogdugundan bu yana ellerini yumruk yaptigini cok nadir gördük.
  • Anne-babayi taniyarak onlarin ilgisini cekmeye calisir.-Yalanciktan öksürmek veya aglayarak mi acaba:)
  • Destekle oturabilir.-Aman sirti yere degmesin,bayiliyor oturup etrafi incelemeye:)
  • Dinlemek icin emmeyi birakir.-Evet,mümkünse konusmuyorum emzirirken.
Benim oglumda diger gözlemlediklerim ise söyle;
  • Uykusu geldiginde yada uyanirken elleriyle gözlerini kasiyor.
  • Bizden hicbir destek almadan,sirt üstü yatarken,kollarindan güc alarak kafasini kaldiriyor.
  • Ayaklarini kesfetmeye basladi.
  • Ses tonlamalarina agularla karsilik veriyor.
  • Beni gördügünde kollarini cirpiyor,eger kucagima almazsam dudaklarini büzüyor yavrum.
  • Emzirmek icin dizime yatirdigimda agzini sapirdatiyor:)
Simdilik bizden bu kadar..Yeni bir eylem icin 10 günümüz var daha..Bakalim bu minik yaramaz daha nasil sasirtacak bizi,merakla takip ediyorum..

1 Mart 2011 Salı

Bloguma Dokunma !!!

Cok gariptir,bugün kafama esti,uzun zamandir yapmak istedigim seyi yapip,blogger baglantili yeni bloguma tasindim..Daha bugün,bu sabah...
Eski blogumu silme cabalarim sonuc vermeyince aman beee dursun napiyim dedim ve yeni blogumda mutlu mesut gezinirken,arkadasimin blogunda bu logoyu gördüm..
BLOGUMA DOKUNMA!!
hönk! nasil yani?Söyle ki; bikac blog sahibi izinsiz olarak bloglarinda mac yayini yapmislar ve bu nedenle tüm blogger uzantili bloglar kapanacakmis...
Kurunun yaninda yasta yanar misali...Ne kadar sinir bozucu bir durum...Hadi ben daha 1 günlük bile degilim ama bloglari icin yillarini veren insanlar taniyorum..Simdi tüm paylasimlar ucup gidecek yani öyle mi?
Olmamali...Cözüm kesinlikle böyle olmamali...
Eski blogumu silemedigim icin sevindim elbet ama blogger baglantili blogumunda kapatilmasini istemiyorum...
Destek icin bu adreste bulusuyoruz ey blogcular ve blog severler...
http://www.facebook.com/blogumadokunma

Tasindik:)

Yeni blogumuza bugün itibariyle tasinmis olduk...
Eskisinden istedigim randimani alamadigim(cok alakaliymisim gibi ama neyse) icin Blogger´a gecmeyi tercih ettim..Daha kolay bir yolu var midir bilmiyorum am tüm yazdiklarimi buraya gecirmek yarim saatimi aldi..Bu islerle ne kadar hasir nesir olduguma siz karar verin artik:)
Diger blogumdaki ilk paylasimimi 20 Agustos 2010 saat 20:36 da yapmisim...Neyse...
Yeni Blogumun kurdelasini keserken,güzel paylasimlarda bulunmayi diliyorum:)
Sevgiler...

Üzeri Örtülen Bir Gercek-Lohusalik...

Gebelikten,o dönemde yapilan alisverislerden,yapilmasi gerekenlerden,kurslardan,güzellikten,modadan,dogumdan,emzirmeden…kisacasi gebelige dair herseyden bahsedilirde sayfa sayfa,su gebelik sonrasi cogumuzun yasadigi körolasi ruh halinden kimseler bahsetmez,dillendirmek istemez bunu…Nedendir bilmem…Korkudan midir,cesaretsizlikten midir yoksa yargilanma korkusundan midir bilinmez…
Ben yazmak istiyorum,ben icimi dökmek istiyorum…Belki ben yazarsam,beni sessiz sessiz okuyan annelerde dile gelirler,kim bilir?:)
40 hafta boyunca duyariz bu deyimi,duyariz duymasinada, hamile modasi adi altinda okuduklarimiz kadar düsmeyiz üzerine…Peki nedir bu lohusalik?Tibben dogumdan sonraki,vücudun eski haline döndügü 6 hafta,yaklasik 42 günlük dönem..Dinen dogumdan sonraki azami 40 gün boyunca devam eden,dini hükümlülüklerden muaf tutunulan özel durum…Peki ya ruhen??Ruhen kac gün verilmeli bu özel ama bir o kadarda genel duruma??Iste bundan kimseler bahsetmiyor...
Ben kendi adima konusayim,benimki dogum öncesi 1 ay ve dogum sonrasi yaklasik 2 ay sürdü…Yani toplamda 3 ay devam eden bir bunalimdi…Ben basim agridiginda bile bunu pozitif düsünerek gecirmeyi kendime felsefe edinmis biri olmama ragmen cok sarsildim bu dönemde..Pozitif düsünmek baslarda imkansiz bir hal aliyor,hersey üstünüze geliyor saniyorsunuz,hayat bitti,bu kadarmis diyorsunuz…Caresiz,yalniz,asosyal,cirkin ve huzursuz hissediyorsunuz kendinizi…Annelik kalibina(!) bir türlü sokamiyorsunuz kendinizi..Herkes etrafinizda pervanede olsa yaranamiyorlar size..Her daim suratiniz asik,aynalarin önünden hizla geciyorsunuz,ye deseler batiyor,emzir deseler batiyor,uyu deseler batiyor…Yani kendinizde dahil,hersey ama hersey batiyor size,bögüre bögüre agliyorsunuz cogu zaman…
Bende baslarda bunlari fazlasiyla yasadim,cekilmesi güc biri oluverdim..Bir dakika yerinde duramayan,pozitif insan gitti…Yerine bir daha asla diye baslayan cümleler kuran negatiflik abidesi biri geldi...
Bir daha asla eski formumda olamayacagim:Yanildigimi dogumdan sonraki bir ay icinde anlamaya basladim..Evet kilo almistim ama o kilolar bana yapisip kalmayacakti ki…Kendime bu konuda zaman tanidim..6 ay yada 1 sene.. ne farkeder…Bir gün gidecek elbet…Gebelikte aldigim kilolar ilk ayin sonunda gitmisti bile ama henüz tedavilerden kalan fazlaliklarim var,dedim ya,bir gün oda gidecek..
Bir daha asla yirtiksiz bir vücudum olmayacak: Evet bir nevi dogru su yirtik meselesi..Hele ki son dakika yirtiklariniz varsa kabullenmek dahada bir zor oluyor..Bunun üstesinden,yirtiklar renk degistirdikce gelebildim..Dahada acilacak rengi,beyaz olacak,gecmeyecek ama oglumun bana bir hatirasi olarak hep tasiyacagim…
Bir daha asla gögüslerim eskisi gibi olmayacak:Gögüslerim sarkti,yirtildi evet ama oglumu beslemenin hazzi kadar önemli mi onlarin dik ve diri olmasi acaba?Emzirme bitince,süt cekilince cogu kadinin gögüslerinin hemen hemen eski formuna kavustugunu duydum,öyle olmasa bile bekleyip görmek gerekiyor…
Bir daha asla deliksiz uyuyamayacagim: Evet zor bir dönem..Hatta en zoru bu bence..Ilk hafta anneligin taze heyecaniyla enerji dolu olunabiliyor ama uykusuzluk bir rutine girince isyan bayragini cekiyorsunuz..Eskiden 6-7 saat uyudugum zaman günü bitmis sayardim,simdi bir dakika fazla uyumak icin dua ediyorum ve 12 saatte deliksiz uyusam yetmeyecek biliyorum...2,5 aylik anneyim,deliksiz en fazla 3 saat uyumusumdur ama vücut bunada alisiyor…Isyan bayragini ne kadar kaldirirsan kaldir havada kaldigini idrak edince,yataginda pis pislanmayi bekleyen o bir cift gözün sadece sana muhtac oldugunu ve bunu degistiremeyecegini anlayinca tipis tipis kalkiyorsunuz sicacik yataginizdan…Cok uyuyan bir bebeginiz varsa en sansli anne sizsiniz demektir ama yoksa da inanin hayiflamak bir cözüm üretmiyor,zamana birakmak zorundasiniz…Baska carem olmadigi icin ben öyle yapiyorum…
Bir daha asla sosyal olamayacagim: Ilk birkac ayi geciripte bebeginizle birbirinize alisinca burnunuzu kapidan cikarabiliyorsunuz..Evet o ilk dönem cok bunaltici,kapana kisilmissin hissi veriyor ama sonsuza kadar böyle sürmeyecegini bilmek insani rahatlatiyor..Tamam bir bara,sabaha kadar süren eglencelere katilamiyorsunuz ama pekala alisveris merkezi,kafeterya,yürüyüse cikma rutininiz yerine oturuyor..Süreleri kisaliyor,öncelikler degisiyor elbette ama hayatinizdanda kopmuyorsunuz..
Özellikle bebekli arkadaslarla yapilabilecek öyle güzel aktiviteler var ki,havalarin isinmasiyla beraber yüzmeye,spora eskisi gibi yalniz degilde bebegimle gidecegim ve eminim bu hayatima daha farkli bir renk katacak…
Bir daha asla esimle eskisi gibi olmayacagim:Ilk aylarda evet,bu duyguyu cok yogun yasadim..Terkedilmis bile hissettim kendimi..Ama cekirdek aile olmaya,sorumluluklara ayak uydurdukca inanin iliskiniz baska bir boyut kazaniyor..(Karsi tarafin yaklasmiylada birebir alakali bu durum bu aslinda,uzadikca uzayabilir,baska bir baslik altinda bahsetmek istiyorum bir ara..)Tamam belki haydi deyince kendinizi sokaga atamiyorsunuz,el ele yaptiginiz uzun yürüyüsler,romantik aksam yemekleri olmuyor,esinizin gögsüne yatip film izleyemiyorsunuz,ayni anda uyuyup uyanamiyorsunuz…Ama esiniz hala sizin esiniz,hala berabersiniz..O sizi seviyor,siz onu seviyorsunuz,iste en büyük kanitida aranizda yatan o minik melek…Ötesi var mi?
Bir daha asla kendime vakit ayiramayacagim:Oturup saatlerce kitap okuyamiyorum belki ama artik oglumu emzirirken yada bes dakika babasina verip tuvalete gittigimde okuyabiliyorum.Saclarim sürekli fönlü degil belki ama tepeme topladigim daginik saclarimin arasina ilistirdigim bir minik toka bile beni sevimli yapabiliyor..Oglum 10 dakika uyudugunda ojelerimi tazeleyebiliyorum..Bazi günler tam terside olabiliyor,oglumun sancilari tutunca yemek yemeye bile firsatim olmayabiliyor ama bunu artik bir bunalim sebebi olarak görmüyorum…Bu dönemde onun ihtiyaclarinin benim 5 sayfa fazla okumamdan önemli oldugunu düsünüyorum ve böyle rahatliyorum..Aglamak yerine firsat yaratmaya cabaliyorum…
Bir daha asla evimle ilgilenemeyecegim:Baslarda süper anne olma cabasi icindeydim..Evim piril piril olsun,ocakta cesit cesit yemegim olsun…Ruh ve beden sagligim mi yoksa evimin tertemiz olmasimi diye kendime sordugumda,kesinlikle önce sagligim dedim ve o gün süper anne olma cabalarimdan vazgectim..Yatmadan once evimi toparlayip,lavobolarimi temizleyip yatiyorum,esim eve gelince yemegimi yapiyorum,yok yapmadiysam da dünyanin sonu degil diyerek bazen disardan siparis ediyorum,bazen tostla gecistiriyorum…Biliyorum ki oglumun öglen uykulari  düzene girince yemekte yapilir,evde temizlenir..Misafirlerim icin nerede en pratik tarif varsa onlari yapmaya calisiyorum.Izinliyim,annelik izini…
Ve en yipratici olanlari;
Ya bana bisey olursa bebegim ne yapar?Ben ona bakabilecek miyim?Ya ona zarar verirsem,ya elimden kayar düserse,ya uykuda bogulursa...?
Bunlarin cevabinida aslinda en iyi yine siz bilirsinizde,düsüncelerinize hakim olamazsiniz iste...Inanin zamanla bu düsünceler yerini icinde bebeginiz olan harika hayallere birakiyor...
Bu liste sayfalarca uzar...Bardagin bos tarafindan baktiginiz sürecede böyle devam eder...Her birini fazlasiyla düsündüm yasadim,önceden bilseydim eminim hazirlikli yakalanirdim,bu kadar yipratmazdim kendimi..Yogun yasadim bu duygulari evet ama baktim dibe dogru iniyorum bir yandan da kafamdan atmaya calistim,negatifleri bu yazdigim sekilde pozitiflerle degistirmeye calistim…Bu sekilde üstesinden gelmeye calistim...Basardim mi? Henüz yüzde yüz degil,artci sarsintilarim devam ediyor özellikle uyku konusunda ama biliyorum ki onlarda yarin dünde kalacak…
Simdilerde elimde bir kamera ve fotograf makinasi,oglumun her anini yakalamaya calisiyorum…Cünkü biliyorum ki ben bos yere birilerine,bir yerlerde isyan edip kendimi yaralarken oglum herseyden habersiz büyümeye devam ediyor..Ve bu günleri göz acip kapayincaya kadar gecip gidiyor…
Hamile arkadaslarim herseyin toz pembe oldugunu düsünmesin diye yazdim...Zor dönemlerde bekliyor sizleri ancak bunu önceden bilip,psikolojinizi buna hazirlarsaniz inanin ben ve benim yasadiklarimi yasayan arkadaslar gibi sok olmazsiniz..Sudan cikmis baliga dönmemek icin gebelik döneminizde modaya,kozmetige,alisverise ayirdiginiz sürenin yarisi kadar da pozitif düsünceye,psikolojinizi güclendirmeye vakit harcayin derim…Buda benden size nacizane bir tavsiye…Bu döneme ruhen verilen süre kesinlikle sizin elinizde…Bu dönemin gecici oldugunu bilip, bebeginizle bu ilk dönemlerinizin tadini cikarmaya bakin…
Sevgiler…

Türkilizce Konusmak!

Son zamanlarda okudugum köse yazilarinda,bloglarda,forumlarda sürekli gözüme takilan,sinir bozucu bir durum..Tamam,birebir karsiligi olmadigi icin dilimize giren ve yer eden kelimeler var,lafim yok ama  bagirta bagirta cümlenin icine bir ingilizce kelime sikistirmakta neyin nesi??
      Internet dilini gectim,o almis basin gidiyor ama ya konusma dilimiz?Evet denmiyor artik mesela,yes deniliveriyor,arkadas olmus friend,tamam hic denmiyor okey hatta bir adim daha ilerisinede gecmisiz oke denilip öylede yaziliyor…Bunlar en basitleri…Emo tarzi denilen su sacma sapan yazimlardan da bahsedecegim yakinda...O da basli basina bir konu cünkü...
      Ben harika Türkce konusabildigimi savunmuyorum ama buna gayret ediyorum en azindan…Herhangi bir Almanca yada Ingilizce kelimeyi kurdugum Türkce cümlenin icine katmaya calismiyorum…Türkceyse Türkce,Ingilizceyse Ingilizce...
      Yapmayin Allah askina,kirletmeyin güzel dilimizi…Kiyisindan kösesinden yabanci kelimeleri zorla sokmayin cümlelerinize…Üstelik Türkcemizde gayet net bir anlami varken…
      Egitimli,arastiran,kültürlü blog yazarlari,köse yazarlari yapmasin bari bunu..Disardan öyle yapmacik ve özenti görünüyorsunuz ki,tahmin dahi edemezsiniz…Sirf bu yüzden birden buz gibi sogudugum kisiler var...Eminim benim gibi düsünenlerde vardir...
      Türkcemizi koruyalim…Lütfen…Her konuda akimlar baslatip,birlik olunuyor…Haydi bu konudada bir akim baslatalim ve ilk önce kendi dilimizi arindirarak baslayalim bu akima…

2-3 Ay Halleri...

Nerden baslasam bilmiyorum ki...
Gün be gün gözümün önünde büyüyen bir melegim var..Ona bakarken cogu zaman gözlerim doluyor,icimden biseyler kopuyor..Eminim her anne ayni duygularla bakiyordur yavrusuna...
Oglum bugün 73 günlük..yani 2,5 aylik...Hayatimizda o kadar cok sey degisti ki bu 2,5 ayda...Ama simdi oglumda gözlemlediklerimi paylasmak istiyorum...2,5 ayda canim oglumun yaptiklari,yapmaya calistiklari...Her ay yaptiklarini yazip,ilerde okudukca daha bir salya sümük aglamak istiyorum..of offffff....
-Artik bzi cok iyi taniyor..Öyle ki dün bize gelen babaannesinin kucagindan beni gördükce cirpindi,ben kucagima almayinca dudaklarini büzerek agladi yavrum...
-Uzun zamandir dönencesini severek ve ilgiyle takip edip,ellerini yumruk yaparak uzatip dönen oyuncklari tutmaya calisiyor..Cigliklar,agulamalarda cabasi...
-Dönencesi kapaninca her defasinda ayni tonlamayla haber veriyor..
-Boynunu dogdugundan bu yana zaten dik tutabiliyordu,simdi hic geriye atmiyor..
-Cok dakik,3 saatten önce imkani yok emmiyor..Emme öncesinde agzini sapirdatiyor..
-Oyun oynarken eger bir an baska bir tarafa baksam sessizce,pür dikkat sekilde ayaklarindan birini kaldirip bana dokunduruyor...Hala bakmiyorsam devam ediyor,baktigim anda kikirdiyor...
-Catlayana kadar emip,iki kolunu yanlara atip tisliyor,nefes nefese kaliyor ve siskinlikten rahatsiz bi sekilde bagirirken sütün tadindanda vazgecemiyor,araniyor,yalaniyor...
-Dönmeye basladi,güc alip saga sola dönmeye calisiyor,basariyorda...
-Ellerinden tutup gel oglum deyince,kendini var gücüyle öne itip,benim yardimimla oturur pozisyona geliyor ve gülücükler saciyor...
-Uzun zamandir emzigi cikinca eliyle itip tekrar agzina aliyor..
-Yanina yattigimda yüzümle oynayarak uyuyor,henüz tam tutamasada hedefinin burnum oldugu cok acik...

Simdilik aklima gelenler bunlar..Daha cok sey var ama bu ay yaptiklarini aklima geldikce eklemeler yaparim..

Dogum Hikayemiz

Yeni baslangiclarin hikayesi bizimki…
Uzun ugraslarin, yogun tedavilerin ve bunlarin beraberinde getirdigi kimi zaman stresli, kimi zaman hüzünlü, kimi zaman ümit dolu uzun bir hikaye…Öncesine deginmek istemiyorum cünkü bizde hayat sen icimde varoldugun gün basladi…Öncesi yok,ötesi yok…
2010 Mart ayinda gelmeye karar verdin…Baharla birlikte sende tomurcuklandin icimde...Her an dua ettik,ne olur simsiki tutun annecigine melegim diye..Öylede oldu cok sükür…16 haftalik olana kadar dikkat ettim herseye,sonra ilk defa 3 kisilik tatilimize gittik..Bol bol dinlendik,yüzdük,gezdik..Daha o zamanlardan bana bir isilti katti varligin,doping oldun,yorulmak nedir hic bilmedim..
Son animiza kadarda hep aktiftim,her isimi kendim yaptim,hopladim,zipladim bileJGebelik diyabeti ve asiri mide yanmalarim disinda hicbir sorun yasamadim,yasatmadin..Yasanilabilecek en güzel hamileliklerden biriydi bence…Bol bol okudum,arastirdim,senin elinin,teninin degecegi hersey icin kili kirk yardim..Cok güzeldi,coook…
Sona yaklastikca hem sabirsizlik,hem hormonlarin getirdigi hassasiyet,hem uykusuzluk ve hemde kocaman bir göbisle beraber biran önce ama saglikla gelmeni iple ceker olmustum..
Dogal dogumla ilgili okumadigim kitap,hatmetmedigim konu,tartismadigim kimse kalmamisti..Nefes egzersizleri,kurslar derken fiziksel olarak  artik doguma hazirdim,ruhsal olarakta hüzünlüydüm sadece..Karnimda tekmelerini,hickiriklarini izlerken kisa bir süre sonra kollarimda olacagini düsünmek,sadece benimle birlikte olmayacagini düsünmek icimi burkuyordu..Icimde gecirmek zorunda oldugun sürenin sonuna yaklasiyorduk ve bu gercegi degistiremezdik..
Son hafta artik burnum bir palyaconunkinden dahada büyüktüJKilo konusunda cok sansli olmama ragmen kocaman göbisim yüzünden babanin pijamalari ancak oluyordu..
Ha geldin ha geliceksin derken verilen tarihi 1 gün gecirmistik bile..Senin keyfin yerindeydi son kontrolde..Parmagini emip,gününün gelmesini bekliyordun..3400 gramdin,kafan asagiya inmisti,rahim yumusamisti ama sanci yoktu..Gebelik diyabetimin verdigi riskli durumdan dolayi,normal bir gebelikteki gibi 2 hafta bekleme süresi bizim icin gecerli degildi..13 Aralik 2010 Pazartesi gününe kadar gelmezsen hastaneye gidip suni sanciyla dogumun baslamasini bekleyecektik..Suni sancinin etki etmemesi halinde dogal dogum hayalim belkide hayal olarak kalabilirdi..Pozitif düsünmek zorundaydim..Öylede yaptim ve Pazartesi gününü hic düsünmedim..
11.12.2010 Cumartesi günü kahvaltidan sonra evden ciktik,alisveris gezip tozma derken aksami bulduk..Koca göbegime ragmen onca saat sorunsuz yürüdüm..Aksam saat 21:00 gibi babacigin bilgisayarini alip odamiza gecti.Bize yardim etmek icin gelen anneannen ve bende biraz tv izledik,babanin is arkadasinin dogumu baslattigi icin tavsiye ettigi tarcin cayimi ictim,artik rutine bagladigim hurmalarimi yedim ve o aralar kabiz oldugumu düsünmeme neden olacak birkac sancim oldu,gecti..Yorgun oldugumu söyleyip,kitabimi elime alip bende babaciginin yanina kuruldum..Hafif bir karin agrimin oldugunu ve gaz sancisina benzedigini anlattim babana.Sürekli bir tuvalete gitme ihtiyaci hissettiriyordu bu sanci..Resmen gaz sancisi,baska biseye benzemiyordu,yani dogum kasilmalari olmasi aklima gelsede ihtimal veremedim..Saat 22:00-23:00 gibi uyudum ama sürekli bu sanciyla uyandim..Kalkip internette arkadaslarimla konustum her uyandigimda,kasilma araliklarini not almaya basladim..Anneannende babanda eger farkli bisey hissedersem onlari uyandirmami söylediler ve derin uykularina daldilar :)
Saat 04:00 gibi artik bu sancilarin gaz yada kabizlikla ilgili olmadigini idrak etmeye basladim,bunlar resmen dogum kasilmalariydi :) Evetttt,melegim beni strese sokmadan,zamaninda,kendi istegiyle gelecekti iste :) Hemen dusa girdim,hazirlandim,makyajimi yaptim ve babacigini ve anneanneni uyandirdim.`Haydi millet,bebis geliyor,hastaneye gidiyoruz..:)
Hastaneye bir elimde valizime sigdiramadigim makyaj cantamla güle oynaya girdim..Her yogun kasilmamda oldugum yerde kilitleniyordum,birkac saniye sonra tekrar gülmeye basliyordum,komikti yani..Dogum baslamadiysa rezil olurum diyede kendimle dalga geciyordum..Kreißsaal denilen,icinde dünya sevimlisi dogumhanelerin bulundugu bir bölüme alindik..Kapida bizi cok genc,cok güler yüzlü bir ebe karsiladi..NSTye baglandik,kasilmalar baslamisti..Vajinal muayenedede 4,5cm acilmamin oldugunu ve dogumun basladigini,dilersem önce odama yerlesebilecegimizi söylediler..Ve eklediler; Dogumu evde yarilamissiniz,hersey yolunda giderse sabaha dogum yapmis olursunuz…
Öyle mutluydum ki…Suni sanciya gerek kalmayacakti..Oglum ikimizide riske atmadan gelecektin..Babamiz burda cokta yaygin olmayan özel oda talebinde bulunmustu birkac hafta önceki hastane basvurumuzda..Hastane kalabalik olmadigi icin bu talebimiz kabul edildi ve yatak ihtiyaci olmadigi sürece esimin yanimda kalmasina olanak saglanmisti..Hersey harika ilerliyordu…Odamiza yerlestik ve tekrar dogumhaneye gittik..
Rahat bir esofman takimi giydim,rahat ve emzirme yastigi bile olan yatagima uzandim,babaciginda  yanima uzandi ve yeniden NSTye baglandik..Anneanne ara ara bizim yanimiza geliyor,ara ara odamiza gidip dinleniyordu..Her kasilmada canimiz babamiz nefes egzersizlerini hatirlatiyor,elimden tutuyor ve beni rahatlatiyordu..Ebemiz vardiya degistirdi ve yine cok seker iki ebe geldi yanimiza..(tesekkürler en sona)
5,6,7 cm derken coktan gün aydinlanmisti ama acilma öyle yavas ilerliyordu ki..NSTde kasilmalar tavan yapiyor ama acilma bir türlü ilerlemiyordu..Kuru kasilmalardi resmen…Senin basinsa hala cok yukardaydi..Bu arada yapilan USG kontrolünde 3600gram oldugun söylendi..Hep 4000den fazla olmamani dilemistim,cünkü bendeki diyabet eger kilolu dogarsan sende sikinti yaratabilirdi…Neyse..3600 civariydin iste..
Artik bu kasilmalara dayanamayacagimi söyledigimde ögleni bulmustuk bile..Ve onca yogun,araliksiz kasilmaya karsilik hicbir gelisme yoktu..Bu böyle daha ne kadar sürecek diye söylendigimi ve artik epidural almak istedigimi söyledim..Epiduralin artilari,eksileri anlatildi ve uzatilan kagidi gözüm kapali imzaladim..Ki benim gibi agriya sanciya gik demeyen biri icin bile hakikaten cok agir gelmeye baslamisti bu kadari..Anestezi uzmani,2 ayri uzman ve ebemiz beni epidural icin hazirladilar..Mavi önlügü giyip söylenenleri yaptim.Sanci girse bile sakin kipirdama diyorlardi ama kasilmalarim öyle araliksizdi ki,buna imkan yok desemde bir sekilde basardim ve nihayet uyusmaya basladim..
Oh artik hemen dogurabilirim diye düsünüyordum,ama öyle olmadi..Epidural bu muydu?Etkisi hemencecik gecen,kasilmalari yinede hissettigin bir yöntem!!Bu düsüncem hic bir zaman degismeyecek cünkü benim tecrübem bu yönde maalesef..Bosuna ilac aldigimi düsündüm cogu zaman…Her ilac istedigimde oyalamaya calisildim,meger belli bir doz ve sayisi varmis..Gidim gidim veriyorlar gibi geliyordu..Bazen seytan al su enjektörü bas seruma diye icimden gecirmedim degilJ
Onca kasilmaya ragmen acilma yavas diye,hazir epiduralide almisken,bir koca serumda suni sanci yedim…Sonra bir daha,sonra bir daha…E tabii o kadar suni sanciya epiduralin bile artik etki etmemesi normaldi sanirim…Kafami her NSTye cevirdigimde babacigindan firca yedim,hakliydida..Cünkü tavan yapan ve orda takili kalan cizgileri gördükce psikolojik olarakta kasiliyordu insan…Bol nefes egzersizi,epidural,muayeneler derken aksam oluyordu ve hala tik yoktu…
Öyle yorgundum ki…Yemek zaten yasakti ama su bile bir iki yudumdan fazla icirmiyorlardi..Dogum olsun litre litre su icecektim,hayalim bu yöndeydiJBitsin istiyordum,aksama kadar basimda bekleyen genc ebeyi bitmek bilmeyen ´ne zaman dogacak´ sorularimla bunaltmis olucam ki dogum esnasinda kullanacagimiz 2 cesit sandalyeyi tanitti bana..Dikkat dagilsinda sussun artik diye düsünmüs olabilirdiJYerde dogum yapmak istemedigim icin yataga koyulan tabure seklindekini sectim..
Bir vajinal kontrol daha ve ta taaaaam…Acilma 10 cm..Ama bebis yukarda…Nasil yaniii,onca seruma,ilaca,kasilmaya ve hatta 10cm acilmaya ragmen bebek yukarda mi????Ah oglum,hadi annecim ama..Bu kadar nazli olmak zorunda miydin oglum?:)
Ebelerimiz biraz daha beleyecegimizi söylediler ve pilates topuyla egzersizlere baslattilar..Bu arada nisan dedikleri rahim agzi mukusu geldi ve her hareketimde suyumda gelmeye basladi…Canimiz babamiz  ve anneannemiz yer degistirdiler,babamiz biraz uyumaya gitti..Genc ebemiz,anneannemiz ve ben birkac saatte böyle gecirdik..Acilma tam,kasilmalar araliksiz ve yüzde yüz ama basin yukarda..Inmeyede niyetin yok..Muhtemelen hala parmagini emip keyif yapiyordun:)
Epidurali unut…etkisi yok…ayni anda yogun suni sancida aliyorum cünkü…Neyse,orta yasli olan tecrübeli ebemiz doktorla konusmaya gittiginde babamiz yanima geldi ve beraber yataga uzandik..Sanirim babamizin elleri mosmor olmustur benim cimdiklerimle  :) Artik her an araliksiz kasiliyordum..Normalde sabah dogum yapmam bekleniyorken ertesi gün aksam saat 18 olmustu bile…Ilk kasilmadan bu yana neredeyse 1 gün gecmisti…Yorgun uykusuz susuz bir gün…
Doktorumuz odaya girdiginde biseylerin ters gittigi anlasiliyordu..Artik dogum ilerlemiyordu,rahim kasilip kalmisti,gevsemiyordu cünkü kasilmaktan cok yorgundu,sende öyleydin..yorgun…Tam 3 saat beklemisler,beklemisiz meger o kasilmayla ve hic bir degisiklik olmamis…Yani sende,bende yorulmusuz…Herkes üzerine düseni yapmis ama olmamisti…Harika baslayan dogum serüvenim epidural,suni sanci derken maalesef simdide sezaryeni tadacakti…
Sezaryenden baska caremiz kalmadi dendiginde canim esim,biricik babamiza sarilip sezaryen olmaz,istemiyorum diye hüngür hüngür agladigimi hatirliyorum…Yapabilecek bisey olmadigini bana sarilarak,üzüntümü sonuna kadar benimle paylasarak söylediler…
Ayni anda erken dogumla hastaneye gelen bir bayani daha sezaryene alacaklarini ama beni önce alacaklarini söylemeleriyle beraber kendimi dogum hazirligi icinde buldum..Daha önce görmedigim bir cok ebe,hemsire,doktor…Daha dogumhanede ilk ilaci verdiler uyusmam icin..1,2,3 hoop yataktan sedyeye alinma…Bos ve aglayan gözlerle etrafa bakinan ben…titremesini kontrol edemedigim bacaklarim…ve ameliyathaneye dogru yolculuk…Yolculuk boyunca büyük bir korkuyla hala oynatabildigim bacaklarimi isaret ederek ama ben hala hissediyorum dedigimi hatirliyorum :)
Genis,cok ferah bir ameliyathaneye girdigimde ilk gözüme carpan o korkunc kocaman lambaydi..Hep korkmusumdur bu atmosferden,yesillerden,mavilerden,maskelerden…1,2,3 hooop yeniden bu defa ameliyat masasina…Ve iste nihayet telas basliyor..Basimdaki maskeli bayan maskeyi indirip gülümseyince taniyorum,anestezi uzmanimiz..Bu zorlu süre boyunca beni yalniz birakmayan ebemizde hemen yanimda ve elimi tutuyor,benimle konusuyordu…Ameliyathanede 15 kisi rahat vardi ama benim gözüm sadece babamizi aradi..Her maskenin ardinda babamizin sevgi dolu gözlerini aradim..Ve sanirim on kere e sim nerede diye sorup herkesi cileden cikarmisimdir :) Babamizi ameliyat icin hazirladiklarini ve o gelmeden baslamayacaklarini defalarca söylediler..Bu sirada bacaklarimin uyustugunu hissetmeye baslamistim ve bir uzman kesik acilacak bölgeyi steril ediyordu..Bonemi takarken sevgili ebemizin cok yakistigi yönündeki iltifatlarini hatirladigima göre demekki suurum acikti :)
Babamiz yanima geldiginde aglamamak icin sürekli yutkundugumu hatirliyorum..Ha birde o önlügün ona ne cok yakistigini ;)
Belimde zaten epiduralden kaynaklanan hali hazirda bir katater oldugu icin dogumda epidural olacakti..Artik bacaklarimi hic kipirdatamiyordum ve hissediyorum,daha uyusmadim diye kimsenin basini sisirmeme gerek kalmamisti..Sadece midem asiri bulanmaya baslamisti..
Ve ekibin toparlanmasiyla beraber operasyon basladiginda tavandaki lambanin metal kismi dikkatimi cekmisti bile..Ne kadar kafami cevirsemde yansiyan görüntülere bakma istegim agir basiyordu..Kesik atilirken hissediliyor zaten ama kesinlikle agri degil,dokunma hissi sadece..Ama ben ne yapildigini ara ara gördügüm icin olsa gerek,icim kiyiliyordu agrimasada…
Ciliz bir kedi yavrusu sesi..Evet..Tamda böyle anlatabilirim..Babanla iste bu sesi duydugumuz an dolu dolu ama saskin gözlerimiz birlesti..Gelmistin iste..Doktorlar saskindi,gülüp konusuyorlardi,bana sadece bir ugultu gibi gelen bu sesleri baban tercüme etti..Normal yolla gelememe sebebin sanirim yavas yavas anlasiliyordu cünkü sen tammmm 4780 gram agirliginda dogmustun…Kocaman bir bebektin,boyun cok uzundu,kemiklerin cok iriydi..Ve babanin ´Bak kim geldi´dediginde sol tarafima döndügümde…O an..Hayatimin en güzel,en özel aniydi…Beyaz bir havluya sarilmis,bana göre minicik bir yüz,bir cift parlayan göz ve hosgeldin annecigim dedigimde büzülen kipkirmizi dudaklar…
Ilk öpücük..Islak,sicacik bir tenin vardi..Ama tertemizdin..Müthistin…
Sok oldum,saskindim,heyecanliydim..Asik oldum…Bedenim zangir zangir titriyordu,deli gibi üsüyordum,dislerim birbirine vuruyordu..Biran olsun yanimdan ayrilmayan,elimi birakmayan babacigina niye burdasin,oglumuzun yanina git,yalniz birakma,sana ihtiyaci var dedigimi  diye bagirip cagirdigimi ve yalvardigimi hatirliyorum..Gerisi büyük bir bosluk,aci…
Icimi kazidiklarini hissediyordum,agriyi hissediyordum,beynim uyusuyordu acidan,sikiyordum kendimi ve normaldir sanirim diye düsünüp sakin olmaya calistiysamda nihayetinde aciyor,hissediyorum hepsini diye aglayarak bagirdigimi hatirliyorum…
Basimda kosusturan birkac kisi,konusmalar..Ve nihayet bilincimin kapandigini hissetmem uzun zaman almadi..Yüksek dozlu bir agri kesici vermisler..Ama o mide bulantisi…Ne feci bi histi anlatamam…
Seni tekrar yanimiza getirdiler o ara ve yine öptüm seni ama o kisimlarin üzerinde koca bir sis bulutu var sanki…Canimiz babamiz senin yanina giderken beni öptügünü hatirliyorum..Sonrasi tamamen karanlik bende…Babacigin ve hemsire seni banyo yaptirip aile fertlerine göstermis..Amcan resmini cekip diger aile fertlerine göndermis..Babacigin yanindaydi sonucta ve güvendeydin..Icim rahatti,huzurluydum..
Beni ameliyathaneden cikarirlarken yari baygindim,herseyi duyuyor ama tam tepki veremiyordum..Alt kata uyanma odasina götürdüklerini söylediklerinde uyanik ve iyi oldugumu söylemek icin agzimi acamiyordum..Sana gelmek istiyordum ben sadece…Bana ihtiyacin vardi…Bana ihtiyacin vardi cünkü dogumdan hemen sonra gögsümde yatamamistin..Kokumu hissedememistin,her gün seninle usanmadan konusan sesimi duymamistin..Hep icimde kalacak o an…Hep aglamakli hatirlayacagim icimde kalan bu uhdeyi…
Alt kata indigimizde beni karsilayan doktor hanimefendi beni duyuyor musunuz dediginde tüm gücümü toplayip cilizca evet diyebildim,ve uyanik oldugumu gördükleri icin yeniden yukari,odama gönderdiler beni..
Aile fertleri odamizda bizi bekliyorlardi ve doktorumuz kesinlikle dinlenmesine izin verin dediysede malum daha doktor kapiyi kapar kapamaz sorular,sualler..Doktor kapiyi acti ve böyle olmayacagini,en iyisi yeniden dogumhaneye geri dönüp sabaha kadar orada dinlenmem gerektigini söyledi ve beni götürdüler..Buna cok sevindigimi söylemeliyim cünkü bari ilk kucagima aldigim an cok özel olsun diye hayal kuruyordum…Yalnizca baban,sen ve ben…
Öylede oldu..Babanla beraber seni henüz birkac saat önce dogum yapmak üzere oldugum odada bekliyorduk ki iyi kalpli güler yüzlü ebemizin kucaginda,beyazlar icinde geldin yanima..
Kadife,kardan adamli bir tulumun icinde,sari sacli,kirmizi tombis yanakli bir bebektin…Kucagima alamasamda seni,yinede emzirdim…Sicagi sicagina ilk sütümü verdim sana..Cok ememedin cünkü karnimda cok su yutmustun ve miden bulaniyordu..Birkac gün sürebilir dediler ve öylede oldu..
Hastanede kaldigimiz süre icinde o kadar cok sevildin ki,o kadar cok ilgi gördük ki…Bebek odasinin aranan yüzü,hemsirelerin bitanecik yakisiklisi olmustun..Öyle ki iki hemsire senin ki,benim ki diye paylasamiyorlarmis seni..Kapinin önünden gecerken seni görmek icin kac defa söyle bir ugrayan hemsire ablalarin,teyzelerin oldu :)
Babacigin,sen ve ben bir hafta boyunca yorgun ama mutlu zaman gecirdik hastanede…
Ve simdi…Yanimizdasin,koynumuzdasin…
Senin üzerinde emegi olan,dogum icin deli gibi ugrasan Tanja,Ute ve ismini animsayamadigim diger güler yüzlü ebemize,ilgili ve neseli anestezi uzmanimiza,doktorumuz bayan Aleksandra´ya ve diger ismini bilmedigim doktorlara,dogum sonrasi beni evimde hissettiren,güler yüz ve ilgilerini esirgemeyen Eva,Nicole,Angela,cok sevdigim Bedriye hemsire ve 1 hafta boyunca gece gündüz bikmadan,seni emzirebilmem icin yardim eden emzirme danismanimiz bayan Hilla´ya,orada ögrenci olan dünya tatlisi genc hemsire ve yeni göreve baslayan güzel doktorlara,rutin kontrolümü yaparken tanismaya firsat buldugum bashekim bayan Shila´ya ve tüm diger kadroya,okuyamayacaklarini bilsemde tüm kalbimle sonsuz tesekkürlerimi gönderiyorum…Buraya yazarakta tarihe bir not düsmüs oluyorum :)
Dogumdaki en büyük sansimiz bu ekibin ellerinde olmakti…Umarim bundan sonraki hayatimizda tüm bu sevdiklerimizin elleri degmiscesine sansli ve güzel gecer oglum…
Iyi ki bizi sectin,iyi ki geldin,iyi ki yanimizdasin,iyi ki bizim oglumuzsun,canimizsin,herseyimizsin…
Seni cok seviyoruz,sonsuza kadar da bu degismeyecek,sen hep o ilk bakisiyla icimizi eriten masum,minik melegimiz olarak kalacaksin…